kitap
Aragonit; ebeveyn taşı
13 Yorum
-12 Eylül 2009
Aragonitimle çalışmalarım devam ediyor:) Geçen hafta bir gece topraklanması için toprağa koydum, sonra biraz güneşe çıkardım. Güneşten aldıktan sonra o gece başucumda duruyordu küpeler. O gece sabaha kadar uyumadım. Bu hep böyle oluyor bana. Aslında kitapta diyor ki; “Kaliteli bir uyku için yastığınızın altına koyabilirsiniz”. Fakat ne kaliteli uykusu bildiğiniz ayaktaydım bütün gece. Birkaç defa daha deneyimledim ama aynı durumu. Ametist ve kuvars taşlarımı yatak odasında tutamıyorum örneğin. Hele bir yanlışlıkla unuttum diyelim ki bütün gece uyuyamıyorum. Bir enerji veriyor ki sormayın. Uyumak yerine koşabilirim örneğin o enerji ile.
Bir haftadır Sevgi Ersoy’un “Mucize Taş Aragonit” adlı kitabını incelemekteyim. Hepsini okumadım. Sadece ilgimi çeken sayfalara göz atıyorum. Bazı kitaplar böyle bir etki bırakıyor bende, hepsini okumak gelmiyor içimden. Öncelikle ilk sayfalardaki, “taşı sol elinize alın, gözünüzü kapatın, bir mağaraya girin, oradan şuraya gelin, buradan dönün…” tarzındaki meditasyon öğretileri beni biraz soğuttu kitaptan. Evet yargılıyor olabilirim ama hoşlanmıyorum bu tarzdan. Taşın özelliklerini, nasıl programlanacağını ve tarihini anlatması yeterli benim için. Yani nasıl kullanacağını herkes kendi içgüdüleriyle bulabilir diye düşünüyorum. İlle de şöyle yapın, böyle yapın şeklinde işin pazarlamasına gerek yok. Bir de mucize taşta falan değil yani sizde, içinizde!
Kitaptan hoşuma giden ilgi çekici bazı bilgiler şöyle;
“Aragonit taşının en güçlü enerji taşıyanları İspanya ve Fas’ta bulunuyor. Adını İspanya’da Monika de Aragon şehrinden alan Aragonit’e Almanya, İtalya, Avusturya, ABD ve Çin’de rastlayabilirsiniz. Eski Roma’da bilhassa hanımların çok neşeli olduğu söyleniyor. Bunun da kadınların meşin sicimlere sırayla bağlayarak başlarına taktıkları aragonite bağlı olduğu anlatılıyor. Çünkü aragonit mükemmel bir stres taşı. Kendisi üzerinde taşıyanı neşelendiriyor ve canlandırıyor.”
“Aragonitin iyi bir ebeveyn taşı olduğu da söylenir. Eskiden anne babaya sabırla ve sevgiyle, aynı zamada kendilerine bir hediye olarak gelen bebeği saygıyla büyütebilmeleri için armağan edilen aragonitin yanı sıra, bir aragnit de bebeğe verilirmiş. Aile büyükleri aragoniti bebeğin yastığının altıda muhafaza ederlermiş. bebeğin her ağlayışında taşı çıkarır, vücudunda gezdirir, nerede bebekte sakinleşme olursa orada vücudunda 2 dk. tutarlarmış. Aynı zamanda hazım sistemi üzerinde etkisi olan bu taşlar çocukların gaz sorunlarında kullanılırmış. Aynı taş bebeğin banyo suyuna konurmuş. Aragonitin dolunay tesirlerine karşı iyi bir koruyucu olduğuna inanıldığı için ebekler ve çocuklar bilhassa dolunay gecelerinde aragonitleriyle uyurlarmış. Diş çıkaran bebeklerin dişetleri iyice yıkanıp temizlenen bir aragonitle ovulduğunda, hem acıların hafiflediği hem de kolay diş çıkardıkları görülmekteymiş.”
Kitaptan tespit ettiğim kadarıyla benimki Fas aragonitiymiş. Hani yazmıştım ya Doğa bu kitabı eline alıp sürekli ona okumamı istiyor diye. Meğersem aragonit taşı bütün burçlarda kullanılabilirmiş ama Boğa, Aslan, Başak, Kova, Oğlak burçlarında çok etkiliymiş. Doğa da bir Boğa! Ah bilseydim bebekliğinde asmaz mıydım yatağına bir tane. O gazdan ağlamaları, uyuyamamaları biraz hafiflerdi belki. 2 yaşından beri gündüz uykusu uyumayan pisim belki mışıl mışıl uyurdu öğlen uykularını da kimbilir. Oysa ki o naptı; “aydede çıkmadan uyumam ben” dedi kestirip attı öğlen uykularını bir kalemde.Neyse o günler geçti bitti bugüne bakalım bu taşın ne faydası olur Doğa’ya. Yaş oldu neredeyse 3,5. Meyvelerin, sebzelerin içine koysam tadı değişir mi yer mi acaba diye düşünmekteyim:) Bu da bir anne tesellisi işte…