Beslenme & Sağlık

İyi yaşam ondan sorulur

0 Adet Yorum

-

30 Ağustos 2016

Sağlıklı yaşam tanımlamasını çok sıkıcı ve kısıtlı bulduğunu söyleyen Ayşe Tolga’ya göre sağlık sürekli kaybedilecek bir olgu gibi bize sunuluyor. Sürekli hastalık, kötülük ve semptom üzerinden gittiğimizi belirten Tolga, “İyi yaşam ise bunun tersi olarak iyi olma hali; Ruhsal, bedensel ve zihinsel olarak” diyor.

Yirmi yılı aşkın oyunculuk ve sunuculuk kariyerinin yanısıra son on yıldır da profesyonel olarak holistik yani bütünsel şifa sistemleri konusunda da hizmet veren Ayşe Tolga, ülkemizde wellness denince ilk akla gelen isimlerden. Kendisi “Ayse Tolga İyi Yaşam” isimli portalı, yine aynı isimdeki youtube kanalı, dergi- gazete yazıları ve sosyal medyadaki paylaşımlarında klinik aromaterapi, spa terapileri, bütünsel beslenme, naturapati ve iyi yaşam konularındaki uzmanlığını takipçileriyle paylaşıyor. Tolga’nın iyi yaşam temelleri üzerine yazdığını kitabı çok yakında raflarda yerini alacak. Kitapta beslenme, spor, iyi yaşama sanatı bilgileri ve tarifler bulunuyor.

Önümüzdeki yıllarda da bu çok yönlü kariyer hayatınıza devam edecek misiniz? Kariyerinize dair gelecek planlarınız neler?

İyi yaşam aslında bütünsel bir felsefe. 2000’lerde başlayan hayat tarzımın uzantısı. İyi yaşam projesi 2012 senesinde on senelik bir iş planı olarak benim tarafımdan planlandı. Değişen medya düzenini öngörerek bu sisteme göre programlandı. Burada var olan tüm sistemlerin karşısında yeni bilgiler ve yeni uzmanlar olarak biraz ezber bozmak, biraz kutunun dışında da sağlık, beslenme, egzersiz, doğal terapiler, güzellik ve hatta ebeveynliği de kapsayan bilgileri, işi ticarete dökme kaygısı olmayan, saflığını ve heyecanını kaybetmemiş ve en yeni trendlerden ve bilimsel yeniliklerden haberdar dinamik uzmanlar ile ilerlemek idi aslında hedefim. Ülkemizde her şeyin bir sektör, bir kartel olarak belli isimlerce köşelerin tutularak insanların sağlıktan beslenmeye, çocuk bakımından harekete belli bir çerçevede korunan bilgileri yerine saf, doğru ve gerçek bilgileri paylaşmaktı amacım. Sosyal medyada başladım önce. 2014 Kasım’da internet sitemi açtım. 2015 Haziran You Tube kanalım açıldı. 2015 Ocak Sonunda yeni sitem, İyi Yaşam uygulamam çıkıyor. Şubat 2016’da kitabım çıkıyor. Bu seneye yayılacak olan İyi Yaşam Kampları’nı ise oteller ile düzenliyor olacağız.  Bununla paralel olarak tabiki seçtiğim ve yanlarında durabileceğim markalar ile işbirliklerim var. Ancak bunlar yine halk sağlığı ve iyi yaşam konularında olacak. Gelecek planım bu konuda devam etmek. Bir sonraki aşamada hali hazırda Ar-ge çalışmaları süren yeni wellness ürün gamı ile devam ederek aslında sektöre yine taze bir kan getirmeyi planlıyorum.

Sağlıklı yaşam sizin için ne anlama geliyor? Sağlıklı kalmak adına neler yapıyorsunuz?

Sağlıklı yaşam bence çok sıkıcı ve kısıtlı bir tanımlama. Günümüzde hepimizi aslında derinden kaygılandıran, rahatsız eden bir tanımlama. Sağlık sürekli kaybedilecek bir olgu gibi bize sunuluyor. Hastalık, kötülük ve semptom üzerinden gidiyoruz sürekli. İyi Yaşam ise bunun tersi. İyi olma yani ruhsal, bedensel ve zihinsel olarak. Yani aile, ilişkiler,, kariyer, maddi durum, hobiler, inançlar, fiziksel beden her şeyimiz dengede ise biz iyi olma halinden bahsedebiliriz. Bu yüzden aman bir yerim ağrımıyor çok şükür, diyorsak tabi iyi ancak tam da değil. Kitabımda bu durumları herkesin anlayabileceği şekilde anlatıyorum. Sağlıklı kalmak değil, sağlığı korumak olmalı. Size verilen vücut zaten mükemmel çalışıyor. Bunun yakıtı belli. Doğasına uygun düzgün yakıtla ve enerji kaynakları ile çalıştırın yeterli. Ben neler yapıyorum; İyi beslenmek- buradaki iyi beslenmek canlılığı olan şeyler ile beslenmek- uyku- su- hareket etmek. Bunun dışında yüksek zihinsel motivasyon ve olumlu düşünme gücünün de vücut kimyanızda en önemli araç olduğunu söylemeliyim.

Yogayı ne sıklıkla yapıyorsunuz? 

Bu aralar çok yoğunum. Ancak her sabah olmasa da, güneşe selam 1 ve 2 en azından enerjimi yükseltmek için yapıyorum.

Hangi yoga stilini tercih ediyorsunuz? Neden?

2000’lerde hatha yoga ile başladım. Ancak sonra uzun seneler asthanga yoga yaptım. Vinyasa ve yin yoga’da severim Ancak asthanga çok severek yaptığım stildir. Neden derseniz, ben sistematik ve akışı olan her şeyi kendime daha yakın bulduğum için. Asthanga’da başlayarak hiç fazla konuşma ve yönlendirme olmadan 2 saat boyunca o akışın içinde olup, bedensel ve zihinsel olarak her şeye teslim olmayı ve gerçekten her anlamda esnemeyi seviyorum. Akışın içindeki düzeni, kendi gücümü ve güçsüzlüğümü o akışın içinde fark edebilmek ne büyük hediye! Namaste!

Yoganın size ne gibi faydaları olduğunu düşünüyorsunuz?

2000’lerin başında sürekli zihninde yaşayan bundan dolayı kaygılı ve anda olamayan biriydim. Yoga beni merkezime getirdi. Nefesimle ilişkim, hayatımla ilişkim olduğunu yoga sayesinde anladım. Yoga, teslimiyeti ve tanıklık etmeyi bedenime ve ruhuma kalıcı olarak mühürledi. Ondan beridir, her anımda yüksek farkındalık ve tanıklık benimle. Bedenimin esnemesi, özellikle büyük kas gruplarımın vücudumda biriktirdiğim duygusal toksinleri çıkartmamı sağladığından beri böyle duyguları da biriktirmez oldum. Bir yerlerimde olduklarını hissettiğimde ise hemen yin yoga yardımıma koştu.

Yapmaktan en fazla keyif aldığınız asana hangisi? Neden?

Pigeon pose sanırım. Bu poz, hayatta hep direndiğim, bırakmakta zorlandığım duyguları çıkartmamda ve dişil enerjimi serbest bırakmamda destek. Bence her insanın gün içinde beş dakika bu pozda kalması inanılmaz bir teslimiyetin getirdiği kendine ve dünyaya şefkat, bağışlayıcılık ve sevgi enerjisi getirecek. Benim için bu pozun anlamı bu. İçinde bulunduğum anlarda, kendime yüklendiğim, dert ettiğim ve biriktirdiğim her duygunun çıkışını izlerken bunlar geliyor aklıma.

Günümüz insanı aromaterapiden nasıl faydalanabilir? Örneğin yoğun çalışan şehir insanları neler yapabilir?

Aromaterapi bütünsel şifa sistemleri içinde ruhsal bedensel ve zihinsel boyut dediğimiz üç boyutta da çalışan çok yönlü muhteşem bir şifa metodudur. Aromaterapi aslında virüslerden korunmak için ofis havalandırmanızdan, uykusuzluğunuza, düzensiz periyodunuzun dengelenmesinden çocuğunuzun pişiğine her türlü sorununuzda yardımcıdır. Konsantrasyon güçlüğü, uykusuzluk, depresyon, anksiyete, unutkanlık, kalp kırıklığına bile iyi gelen bütünsel sistemin en kuvvetli metotlarındandır.

Özellikle yogiler için bir aromaterapi reçeteniz var mı? Düzenli ve disiplinli bir şekilde pratiğinde ilerlemekte olan bir yogi aromaterapiyi hayatına nasıl ve ne derece sokabilir? Önerileriniz neler?

Konsantrasyon ve merkezlenme bizim için en önemli unsurdur. Yoga hayatımızda özümüzle bağlantı ile başlayıp daha yüksek vibrasyonda titreşebilmemiz ve çevremize ışık vermemiz için en önemli aracılardandır, aromaterapi de öyle. İkisi birleştirildiğinde ise ortaya ne büyük bir iyilik olacağını siz tahmin edin. Aromaterapide kullandığımız Çamgiller, köksü ve tohumsu koku grupları kullanmayı hedefleriz. Bu grup öz yağları bizi merkezler, özümüzle ve en yüksek yaratıcı ile bağlantıda kalmamızı sağlar ancak bizi uçurmadan yapar bunu. Ne demek istediğimi yoga da derinleşenler anlayacaklardır, meditasyon merkezlerinde yoğun olarak sandal ağacı tütsüleri veya yağları ile mekanın kokulandırılması bu yüzdendir. Çok fazla yükselip merkezden kaçmamızı engeller, bizi kökler Gaia yani toprak anaya bağlar, kökler. Yoga’da Sedir, İskoç Çamı, Servi ve Ardıç kombinasyonlarını kullanmayı seviyorum. Temiz, nefes açıcı, dinamik ve canlı tutan ama aynı zamanda kökleyen yağlardır. Yaygın kullanımının çok tersine ben sandal, Patçuli veya Ylang Ylang gibi yine köksü ve ağaçsı ama aynı zamanda hafif eforik dediğimiz biraz gevşeten ve zihni uyuşturan yağları yoga sırasında kullanmanızı önermem. Mekanınızda su dolu kaplara koyabilirsiniz. Isı ile yapılan aromaterapi uygulamaları yoga sırasında önermem. Yani mum ile ısıtılan aromapotlar nefes kalitenizi mekandaki oksijen miktarını azaltır bu nedenle önerilmez. Shavasanada öğrencilerinizin omuzlarına ve alınlarına bir miktar günlük- frankincense öz yağı ile masaj yaparak, teslimiyet hislerini artırabilirsiniz.

Her yeni yılda mutlaka dilediğiniz, aklınızdan geçen bir dileğiniz var mı?

Artık kendimiz için değil dünya için bir şeyler istemeliyiz. Yeterince BEN duyduğumuz bu dünyada bu sene BİZ duymak,  dünyadaki her canlının kendini mutlu, korunaklı, özgür ve iyi hissettiği bir sene geçirmesi dileğim En büyük rüyam tüm dünya çocuklarının kocaman bir doğum günü partisinde biraraya gelmesi ve çok mutlu olmaları.

Her gün düzenli olarak yaptığınız zihinsel ya da bedensel ritüelleriniz var mı?

Sabah kalkar kalkmaz su içerim, hemen günümü zihnimde planlarım Tabi bu olumlu bir planlama seklinde. Işık ol, iyilik ver, Bugün bir canlıyı mutlu et diye niyet ederim.  Burun ve yüz temizliği önemlidir. Dilimizin ve burnumuzun temiz olması çok önemli. Bu aralar virütik tüm salgınlardan uzak kalabilmek için prebiyotik  ve arı poleni ise her sabah kullanıyorum.

Sanatçıların, toplumun bilinçlenmesine katkıları tartışılmaz. Sizin sahiplendiğiniz, hayatınızı adamak istediğiniz bir sosyal sorumluluk projesi, fikri var mı?

Eğitim Eğitim Eğitim! Önce aileler ebeveynlik konusunda bilinçlenmeli Sonra Çocuklarımıza iyi beslenmeden motivasyona, kişisel değerlerden edebiyat ve sanata her konuda eğitim projelerinde bire bir yer almaktayım. Üniversiteli Kadınlar Derneği ile üniversitede okuyan maddi yetersizlik içindeki genç kızlarımızın eğitimlerine fon sağlıyoruz. Toçev, Lösev gibi bilinen Vakıfların yanısıra sosyal medya üzerinden benimle bağlantı kuran pek çok kişi üzerinden de özellikle sokak hayvanları ve çocuklara yardımlarda bulunuyorum.

***Bu röpörtaj Ocak-Şubat 2016 tarihli Yoga journal Türkiye Dergisi’nde yayınlanmıştır.

ÖZGÜR TURAN’DAN HABERDAR OL,

YENİ YAZILAR, ETKİNLİKLER VE GÜNCELLEMELERLE SENİ HABERDAR EDELİM

ÖZGÜR’Ü BURALARDA TAKİP EDEBİLİRSİN Twitter Instagram