Ebeveyn & Çocuk
Dün gece uyumadan önce;
2 Yorum
-28 Ağustos 2011
Doğa: Anne ben düşünüyorum da ip cambazı olabilmem için çok çalışmam lazım. Ama trapeze nasıl çıkıcam bi türlü anlamıyorum.
Ben: Hımmm.
Doğa: Evet geçen gün bi rüya gördüm anne. Ben büyümüşüm 30 yaşında falanım. Pamuk da büyümüş bir aslan kadar olmuş. İkimiz birlikte sirkte gösteriye çıkıyorduk.
Ben: Aaaaa.
Doğa: Gazetecilik zevkli mi anne?
Ben: Evet çok zevkli. Hadi gözümüzü kapatalım uyuyalım artık.
Doğa: Ama sen evden yazıyorsun yazılarını ya o kadar zevkli değildir herhalde.
Ben: Yok zevkli yine.
Doğa: Aaaa
Ben: Sen doğmadan önce çok gezerdim Doğa. Hep bavulum kapıda yaşardım. Sonra seninle daha fazla vakit geçirebilmek için böyle yaptım.
Doğa: Canım annem iyi ki yanımdasın.
Ben: Sen okuldayken toplantım olursa gidebiliyorum biliyosun ya.
Doğa: Siz o yazıları nasıl gönderiyosunuz anne anlamıyorum ben?
Ben: Mail atıyoruz dergiye yani internetle gönderiyoruz işte. Hani baban anlatmıştı ya büyük printerların olduğu matbaalar var. Orada basılıyor dergiler. Hadi kapat gözünü artık.
Doğa: Haaa tamam. Anne, benim veteriner dükkanım olunca aslanları bile iyileştiricem.
Ben: Tamam canım. Bak ben kapadım gözümü sen de kapat.
Doğa: Seni çok seviyorum anne.
Ben: Ben de seniiiiiiiiiiii.
Bugün bütün gün dün geceki bu diyaloğumuzu düşündüm. Aslında çocuklarımız bize uykuya dalmadan hemen önce çok önemli mesajlar vermeye çalışıyor. Mesajı alabilmek için sabırlı olmak gerekiyor. Fakat benim gibi ikide bir “hadi gözünü kapa çocum” deseniz de onlar anlatmak istediklerini yine de anlatıyor:) Bazen bu böyle diyalogla olmuyor. Bazen olmadık birşeye ağlayarak, sürekli odasına çağırıp su isteyerek, kaşımanızı ya da masaj yapmanızı isteyerek. Hepsinde bir mesaj var size unutmayın. Yeter ki şifrelerini çözmesini bilelim yavruların. Bir de nasıl da biliyorlar nereden soracaklarını, sizi nereden vuracaklarını. Doğa beni fena vurdu dün gece. Enkaz gibiyim bugün. Düşündüm yine binlerce defa muhakemesini yaptığım, kendimle mücadele ettiğim konularımı bir defa daha. Ve yine dedim ki; İyi ki ne hissediyorsam öyle yapmışım. Çok şükür bugünüme.